Nagihan KALSIN
Ankara Sanayi Odası’nın Mart Ayı Meclis Toplantısı dün yapıldı. ASO Meclis Başkanı Celal Koloğlu Başkanlığında yapılan toplantıda, ASO Yönetim Kurulu Başkanı Seyit Ardıç, yüksek enflasyondan şikayet etti.
Ekonomik ve sosyal hayatı tahrip edici sorunlara yol açan yüksek enflasyonun ülkelerin en çok kaçındığı problem olduğunu ve enflasyonun Türkiye’de yüksek seviyede seyretmeye devam ettiğini belirten Ardıç, şunları söyledi: TUİK’e göre şubat ayında yüzde 4,53, yılın ilk 2 ayında birikimli enflasyon yüzde 11,54 arttı. Yılsonu yüzde 36 hedefinin tutması için yılın sonraki 10 ayında aylık enflasyon artışının yüzde 2’ye düşmesi gerekiyor.
Bu da giderek zorlaşıyor. Yüksek enflasyonu düşürmenin maliyetinin en çok biz sanayicileri etkilediğini biliyoruz, lakin yüksek enflasyondan kurtulmak için geçici olacağını düşündüğümüz maliyete katlanmaya razıyız. Yeter ki enflasyon düşsün artık önümüzü görelim.”
“Yatırım kararlarını etkiliyor”
Enflasyonun yüksek seyrinin reel sektörün yatırım kararlarında belirsizliğe neden olmaya devam ettiğine dikkat çeken Ardıç, üretim maliyetleri yükselirken, işletme sermaye ihtiyacının da her geçen gün arttığını söyledi. Ardıç, “Enflasyon sorunu kalıcı olarak çözülmedikçe yatırım iştahının azalmaya devam edeceği unutulmamalıdır. Müdahale ne kadar gecikirse katlanılması gereken maliyet de o kadar yüksek olacaktır. Toplumun tüm kesimlerince desteklenen kredibilitesi yüksek bir para politikasının, enflasyonda düşüş sürecinde önemli bir çıpa etkisi yaratacağına inanıyoruz” diye konuştu.
“Kamu harcamaları kısılmalı”
ASO Başkanı Ardıç, kamu harcamalarının kısılarak mali disiplinin ivedi bir şeklide sağlanmasının şart olduğunu söyledi. Para politikasında başlayan sıkılaştırma sürecine mutlaka maliye politikasının da eşlik etmesi gerektiğini belirten Ardıç, “Aksi halde enflasyonla mücadelede başarıya ulaşılamayacaktır.
Bu itibarla, enflasyonla mücadelede temel bileşen olan mali disiplinin uygulamaya konulduğunu işaret eden adımların atılması iş dünyası olarak beklentimizdir. Bu doğrultuda, kamu tasarruf politikaları ivedilikle devreye sokulmalıdır. İsrafı önleyecek şekilde harcamalar etkinlik ve verimlilik temelinde gözden geçirilmeli, kamunun borçlanma gereksinimi azaltılmalı, getirisi düşük, geri dönüşümü uzun yatırımlar geçici olarak durdurulmalıdır.”
“Yerli sanayi güçlenmeli”
İnsan kaynağının niteliğinin ve işletmelerin teknoloji seviyesinin artırılması gerektiğini dile getiren Ardıç, şu ifadeleri kullandı: “Daha çok katma değer üretmemiz gerekiyor. En önemlisi de ham madde üretiminde ithal ikamesi bir politika izlemeliyiz. Türkiye’nin ithal ettiği önemli girdileri yerli olarak üretmek için gerekli tedbirleri almamız şart. Dünyada korumacı tedbirler artarken, bizim de yerli sanayimizi güçlendirecek şekilde ithalatımızı azaltacak ilave önlemleri almamız gerekir.”
“Tarım milli güvenlik meselesi olmalı”
ASO Başkanı Seyit Ardıç, tarımda arazi ve ürün planlaması yapılmasının önemine vurgu yaptı. Ardıç, 2023 yılında 14 milyar dolarlık tarım ürünü ithal ettik. Artık tarım sektörünün bir ‘milli güvenlik meselesi’ olarak kabul edilmesi gerekiyor. 2010’da 1 milyon 101 bin olan Tarım Bağ-Kur’lu aktif sigortalı çiftçi sayısı 2023 yılı itibarıyla 477 bin kişiye düştü. Üreticiye, sanayiciye ve tüketiciye kazandıran ‘sözleşmeli tarım” modeline tamamen geçmemiz gerekiyor. Daha önce gündeme gelen ‘Havza Bazlı Üretim ve Destekleme Modeli’ni de zorunlu hale getirmeliyiz” şeklinde konuştu.